ağarmak
Dil: Türkçe
-
[nesnesiz]
beyazlaşmak
- Sakalı ağardı fakat gönlü kocamadı.
-
[nesnesiz]
aydınlanmak
- Selim çıkını aldı, güneşte ağaran patika yolunu tuttu.
-
[nesnesiz]
Rengi solmak
- Sandıkta dura dura küf kokan feracenin rengi ağarmıştı.