basma
Dil: Türkçe
-
[isim, sıfat, jeoloji, sıfat]
Basmak işi; tabetme
- Eşyanın üstüne çıkıp basmaya, üstünde zıplamaya başladık.
-
[isim, sıfat, jeoloji, sıfat]
Gazete, dergi, kitap vb. bası ile hazırlanmış yazılı şeyler; matbua
- O güne kadar bir okka üzüm, bir arşın basma almamış idim.
-
[isim, sıfat, jeoloji, sıfat]
İskambil kâğıdı ile oynanan bir oyun
- Üzerine basma bir elbise ile örme bir ceket giymişti.
- [isim, sıfat, jeoloji, sıfat] Üzerinde bası ile yapılmış renkli biçimler bulunan pamuklu kumaş
- [isim, sıfat, jeoloji, sıfat] Bu kumaştan yapılan
- [isim, sıfat, jeoloji, sıfat] Yerin alçalmasıyla bu yeri örten deniz sularının yükselmesi, çekilme karşıtı
- [isim, sıfat, jeoloji, sıfat] Basılmış olan