birlik

Dil: Türkçe

• [isim, sıfat, askerlik, edebiyat, felsefe, müzik]   Tek, bir olma durumu
  • Tanrı'nın birliğine inanır.
• [isim, sıfat, askerlik, edebiyat, felsefe, müzik]   Bir arada olma durumu
  • Türk milletinin birliği.
• [isim, sıfat, askerlik, edebiyat, felsefe, müzik]   Bağlılık ve üslup benzerliği
  • Dil birliği. Ülkü birliği.
• [isim, sıfat, askerlik, edebiyat, felsefe, müzik]   Belli bir topluluğun yararlarını korumak için kurulmuş dernek
  • Mühendisler birliği. Öğretmenler birliği.
• [isim, sıfat, askerlik, edebiyat, felsefe, müzik]   Bir taneden oluşmuş, bir tane alabilen
  • Birlik cezve.
• [isim, sıfat, askerlik, edebiyat, felsefe, müzik]   sarı lira
  • Birliğine dönerken karısını kendi anasının babasının yanına bıraktı.
• [isim, sıfat, askerlik, edebiyat, felsefe, müzik]   Bölük, tabur, alay vb. bir bütün sayılan topluluk
• [isim, sıfat, askerlik, edebiyat, felsefe, müzik]   Konunun bir ana düşünce çevresinde toplanması
• [isim, sıfat, askerlik, edebiyat, felsefe, müzik]   Bölünmezliği içeren yalın bütün
• [isim, sıfat, askerlik, edebiyat, felsefe, müzik]   Dört vuruş değerindeki nota; dört dörtlük