boyun (veya boynunu) bükmek
Dil: Türkçe
-
acındıran bir tavır takınmak
- Annem boynunu büktü, ben de bu anlaşmaya uydum. Birlikte çıktık.
-
acındıran, çaresiz bir durumda kalmak
- Âşıkın olmaz mı çile çekmesi / Çilenin olmaz mı boyun bükmesi
-
bir durumu, bir işi ister istemez kabul etmek
- Şoför yine boynunu büktü, 'O yürüyemezse, ben de yürüyemem ne yapayım?' der gibi yüzüme baktı.
-
bitki canlılığını yitirmek
- Çiçekler susuzluktan boyunlarını büktüler.