budamak

Dil: Türkçe

• [-i, mecaz, spor]   Yeni filiz sürmesini sağlamak, daha çok ürün almak veya düzgün bir biçim vermek amacıyla ağaç, asma vb.nin dallarını kesmek, kısaltmak; dallamak
  • Aylıkları budamak.
• [-i, mecaz, spor]   Bir şeyi eksiltmek, azaltmak
  • Ben de istediği parayı vermiş, sonra da rolünü budamış, hemen işini bitirip göndermiştim.
• [-i, mecaz, spor]   Uzun bir yazı, kitap, senaryo, film vb.ni kısaltmak
• [-i, mecaz, spor]   Güreşte rakibinin ayaklarını bir ayak oyunu veya vuruşu ile yerden kesmek