bulutlu
Dil: Türkçe
-
[sıfat, mecaz, mecaz]
Bulutlarla kaplanmış, bulutlanmış
- Hava bulutlu ve üzerinde durduğumuz tepe rüzgârlı idi.
-
[sıfat, mecaz, mecaz]
Karışık, net olmayan (bellek)
- Bulutlu düşünceler dimağını kapladığı sırada uzun siyah kirpikleri arasından iki şimşek çaktı.
- [sıfat, mecaz, mecaz] bulanık