çarpıtmak
Dil: Türkçe
-
[-i, mecaz, mecaz]
Çarpık duruma getirmek
- Sağ gözünü şakağa doğru gerip çarpıtarak korkunç bir şekle sokmuştur.
-
[-i, mecaz, mecaz]
Yanlışa ve kötü duruma götürmek
- Örnek tutarlı olmazsa kimseyi düzeltemez / Tutarlı olmayan örnek herkesi çarpıtır
- [-i, mecaz, mecaz] Gerçek anlamından saptırmak