çatır çatır
Dil: Türkçe
-
[isim, sıfat, zarf, mecaz, zarf, mecaz, zarf]
Sert bir şey kırılırken, yanarken, yerinden sökülürken veya sıkıştırılırken çıkan ses; çatır çutur
- Benim kız daha yedisini bitirmedi, çatır çatır Fransızca konuşuyor.
-
[isim, sıfat, zarf, mecaz, zarf, mecaz, zarf]
Belli belirsiz, anlaşılmayan
- Alacağımı çatır çatır alırım.
-
[isim, sıfat, zarf, mecaz, zarf, mecaz, zarf]
Güçlük çekmeden
- Kavrayamadıkları için de sırtlarındaki koltukları indirip çatır çatır tartışmaya başladılar.
-
[isim, sıfat, zarf, mecaz, zarf, mecaz, zarf]
Zor kullanarak, baskı yaparak
- Cehennemde çatır çatır yanarsınız, zebaniler ateşten kerpetenlerle dilinizi koparır!
-
[isim, sıfat, zarf, mecaz, zarf, mecaz, zarf]
Kuvvetli, sert bir biçimde
- Herkes birbirine cep telefonu vasıtası ile mesaj gönderiyor çatır çatır.
- [isim, sıfat, zarf, mecaz, zarf, mecaz, zarf] Çatır sesi çıkararak
- [isim, sıfat, zarf, mecaz, zarf, mecaz, zarf] Aralıksız, durmadan