çerçeve
Dil: Farsça çār + çūbe
-
[isim, mecaz]
Resim, yazı, ayna vb.ni süslemek veya bir yere asılabilecek duruma getirmek için bunlara geçirilen kenarlık
- Duvarda bir çerçeve asılıdır ki çarpıktır, düzeltemezsiniz.
-
[isim, mecaz]
Kapı, pencere ile bunların cam veya tablalarının yerleştirilmiş olduğu kenarlık
- Pencerenin geniş çerçevesi yıldız salkımlarıyla dolu.
-
[isim, mecaz]
Bir konunun, bir düşünce alanının sınırları veya bu sınırlar içindeki alan
- Boğaziçi'nin böyle bir medeniyet çerçevesi içinde geçen hayatı ne güzel ve mükemmeldir.
- [isim, mecaz] Beden eğitiminde asılma ve tırmanmalar için kullanılan araç