çevrelemek
Dil: Türkçe
-
[-i, mecaz]
İçine almak
- Açık başımı çevreleyen beyaz saçlarım.
-
[-i, mecaz]
kuşatmak
- Çadırlarımızı kurduk, keçi yünü battaniyelerimizi omuzlarımıza alıp yaktığımız ateşi çevreledik.
- [-i, mecaz] Bir desen veya resimde çevre çizgisini iyice belirterek çizmek
- [-i, mecaz] Bir konunun sınırlarını çizmek, tahdit etmek