çıkma
Dil: Türkçe
-
[isim, sıfat, sıfat]
Çıkmak işi
- Bu evden çıkmam, mağlubiyeti kabul ederek mücadeleden kaçmam demekti.
-
[isim, sıfat, sıfat]
cumba
- Balkonlar, kapalı açık çıkmalar, o zaman yasak edilmiş, hâlâ yasak, hâlâ yapılmıyor.
-
[isim, sıfat, sıfat]
Hamamdan çıkarken kullanılan havlu ve kurulanma takımı; çıkacak
- Bu dünya, aslında o dünya metnine bir çıkma, bir dipnotudur.
-
[isim, sıfat, sıfat]
Bir yazı sayfasının kenarına metinle ilgili olarak yazılan ek; çıkıntı, derkenar, hamiş
- Saraydan çıkma İstanbul eşyalarını görünce bunların hakikatine inanmak lazım geldiğini anlamış.
-
[isim, sıfat, sıfat]
Desteklemek amacıyla verilen para
- Çıkma jant.
- [isim, sıfat, sıfat] Çıkmış
- [isim, sıfat, sıfat] Eski, kullanılmış olan