dağlamak
Dil: Türkçe
-
[-i, mecaz, mecaz]
Kızgın bir demirle hayvan derisine damga vurmak
- Kızgın maşa demirini al da kollarını dağla dese dağlayacakmışım.
-
[-i, mecaz, mecaz]
Akan kanı dindirmek veya hasta bölümleri ortadan kaldırmak için vücudun bir yerini kızdırılmış bir metal araçla yakmak
- Soğuk yüzünü dağladı. Biber ağzını dağladı.
- [-i, mecaz, mecaz] Çok sıcak, soğuk veya acı bir şey yakmak
- [-i, mecaz, mecaz] Acısı yüreğine işlemek