daire

Dil: Arapça dāʾire

• [isim, mecaz, matematik, müzik]   Konut olarak kullanılan bir yapının bölümlerinden her biri
  • Bu koskoca binanın, pasajın arka tarafında bir kısım daireleri ayrıca kiraya verilmiş.
• [isim, mecaz, matematik, müzik]   Belirli devlet işlerini çevirmekle görevli kuruluşlardan her biri; oda, ofis
  • Eskiden hem bir dairede beraber bulunmuşlar hem de silah arkadaşlığı etmişlerdi.
• [isim, mecaz, matematik, müzik]   Bu kuruluşların içinde çalıştıkları yapı
  • Yemeği, selamlık dairesinin üst katındaki yemek salonunda yediler.
• [isim, mecaz, matematik, müzik]   Bir yapı veya gemide belli bir işe ayrılmış bölüm
  • Serkeşliklerden vazgeçerek edep ve itaat dairesine dönünüz!
• [isim, mecaz, matematik, müzik]   Soyut kavramlarda belli sınır, ölçü
• [isim, mecaz, matematik, müzik]   Bir çemberin içinde kalan düzlem parçası
• [isim, mecaz, matematik, müzik]   Saz takımında usul vurmaya yarayan tef