değiştirmek
Dil: Türkçe
-
[-i, nesnesiz, nesnesiz]
Başka bir biçime sokmak, değişikliğe uğratmak
- Rüzgâr gibi çarçabuk esiş istikametlerini değiştiriyorlar, ağaç kurdu gibi renkten renge giriyorlar.
-
[-i, nesnesiz, nesnesiz]
Bir şeyi veya bir kimseyi bulunduğu yerden başka bir yere götürmek
- Aldığım tasdiknameleri göstere göstere mektep değiştirdiğim için artık son sınıflardayım.
-
[-i, nesnesiz, nesnesiz]
Bir şey verip yerine başka bir şey almak; takas etmek
- O zamanlar şöyle öğleye doğru otele bir başvurup çamaşır değiştireceği varsa değiştiriyor.
-
[-i, nesnesiz, nesnesiz]
Birini bırakıp başkasını kullanmak; değişmek
- Tuvalet onu ne değiştirmiş, gençliğinin cazibesini, vücudunu, gözlerinin rengini nasıl belli etmişti!
- [-i, nesnesiz, nesnesiz] Başka bir duruma, başka bir görünüme getirmek
- [-i, nesnesiz, nesnesiz] Anlatıma yeni bir içerik vermek