devirmek
Dil: Türkçe
-
[-i, mecaz, mecaz, mecaz, mecaz, nesnesiz, mecaz]
Ayakta veya dik duran bir şeyi düşürmek, yatay duruma getirmek
- Ne ince boyunlu ilaç şişesini ne kırmızı kutuyu devirdiniz.
-
[-i, mecaz, mecaz, mecaz, mecaz, nesnesiz, mecaz]
Bir yönetim organının veya başkanının yönetim gücünü zorla elinden almak
- Başkanı devirmek.
-
[-i, mecaz, mecaz, mecaz, mecaz, nesnesiz, mecaz]
Hepsini kısa sürede içip bitirmek
- Birinci, ikinci ve üçüncü bardaklarını hep bu birlik konusuyla devirdiler.
-
[-i, mecaz, mecaz, mecaz, mecaz, nesnesiz, mecaz]
Bir yana eğmek
- Şapkasını yana devirdi.
-
[-i, mecaz, mecaz, mecaz, mecaz, nesnesiz, mecaz]
Belli bir yaş dönemini geride bırakmak
- Amcam ellisini devirmiş bir kişidir.
- [-i, mecaz, mecaz, mecaz, mecaz, nesnesiz, mecaz] Bir kitabı başından sonuna kadar okuyup bitirmek