donanmak
Dil: Türkçe
-
[nesnesiz, -le, -le]
Giyinip kuşanmak, süslenmek
- Baharda ağaçlar çiçeklerle donandı.
-
[nesnesiz, -le, -le]
Yayılıp kaplanmak
- Bu gördüğünüz yol, şenlik gecesi gibi ardı arası kesilmez sıra sıra otomobillerin fenerleriyle donanırdı.
-
[nesnesiz, -le, -le]
Işıklı duruma gelmek, ışıklarla bezenmek
- Kırk türlü kuru yemişle donanmış masanın ortasına dikilmiş bir ince, ufak mum vardı.
- [nesnesiz, -le, -le] Gerekli nesneler bir araya getirilip süslenmek, gösterişli duruma getirilmek