esmer
Dil: Arapça esmer
-
[isim, sıfat, sıfat]
Siyaha çalan buğday rengi
- Sazlı köyü ayaklandığı zaman gökyüzü daha esmerdi ve ayaz insanın yüzünü ısırıyordu.
-
[isim, sıfat, sıfat]
Kurşuni renk
- Esmer yüzünün hafifçe kızardığını, gözlerinin garip bir ışıkla yanmaya başladığını görüyoruz.
-
[isim, sıfat, sıfat]
Bu renkte olan
- Bir düğün dansında ayaklarının pırıltısını seyrettiği esmer kızla evlendi.
- [isim, sıfat, sıfat] Teni ve saçları karaya çalan, koyu buğday rengi olan (kimse); karaca (I), yağız