haklamak
Dil: Türkçe
-
[-i, teklifsiz konuşmada, alay yollu]
Bozmak, perişan etmek, yenmek
- Ben de dördünü beşini evelallah haklarım.
-
[-i, teklifsiz konuşmada, alay yollu]
Kırmak, bozmak
- Çocuk, oyuncağını hakladı.
-
[-i, teklifsiz konuşmada, alay yollu]
Yiyip bitirmek
- Bir ekmeği tek başına hakladı.