hayvan
Dil: Arapça ḥayvān
-
[isim, sıfat, mecaz, hakaret yollu, halk ağzında]
Duygu ve hareket yeteneği olan, içgüdüleriyle hareket eden canlı yaratık
- İnce ruhlu insanlar gibi Atatürk de hayvanları severdi.
-
[isim, sıfat, mecaz, hakaret yollu, halk ağzında]
Akılsız, duygusuz, kaba, hoyrat (kimse)
- Galip’in sabrı taştı: Ulan hayvan, dedi, sana toz ol diyorum, kafan almıyor mu?
-
[isim, sıfat, mecaz, hakaret yollu, halk ağzında]
Kızılan bir kimseye söylenen hakaret sözü
- Zavallı hayvan bir saattir yüz okkadan fazla bir yükü sürüklüyordu.
- [isim, sıfat, mecaz, hakaret yollu, halk ağzında] At, eşek, katır gibi türlü hizmetlerde kullanılan yaratık