hazine
Dil: Arapça ḫazīne
-
[isim, ekonomi, ekonomi, ekonomi, mecaz]
Altın, gümüş, mücevher vb. değerli eşya yığını, büyük servet; hazne
- Dünyanın hazinelerine başını çevirip bakmazdı.
-
[isim, ekonomi, ekonomi, ekonomi, mecaz]
Değerli şeylerin saklandığı yer; hazne
- Asker mektupları en saf, en halis duyguların, sevgilerin ve hasretlerin hazinesidir.
-
[isim, ekonomi, ekonomi, ekonomi, mecaz]
Değerli bir şeyin çok bulunduğu yer
- Ağaç, rutubetin hazinesidir.
- [isim, ekonomi, ekonomi, ekonomi, mecaz] Gömülü veya saklıyken bulunan değerli şeylerin bütünü
- [isim, ekonomi, ekonomi, ekonomi, mecaz] kaynak (I)
- [isim, ekonomi, ekonomi, ekonomi, mecaz] Devlet malı veya parası
- [isim, ekonomi, ekonomi, ekonomi, mecaz] Devlet malının veya parasının saklandığı yer
- [isim, ekonomi, ekonomi, ekonomi, mecaz] Devletin altın, döviz, bono ve nakit işlemlerini maliye ile birlikte düzenleme görevini üstlenen makam
- [isim, ekonomi, ekonomi, ekonomi, mecaz] Büyük bağlılık duyulan, değer verilen şey veya kimse