hukuk
Dil: Arapça ḥuḳūḳ
-
[isim, mecaz]
Toplumu düzenleyen ve devletin yaptırım gücünü belirleyen yasaların bütünü; tüze
- Hukuk daima âdetlerin peşinden gider, önüne geçmez.
-
[isim, mecaz]
Bu yasaları konu alan bilim
- Kaldı ki böyle bir hareket, milletlerarası hukuka taban tabana zıttı.
-
[isim, mecaz]
Yasaların ceza ile ilgili olmayıp alacak verecek vb. davaları ilgilendiren bölümü
- Hukuk davası. Hukuk mahkemesi.
-
[isim, mecaz]
Haklar
- Hukukumdan vazgeçmem.
-
[isim, mecaz]
Ahbaplık, dostluk
- Hukukumuz doktor hasta ilişkisinden daha önemlisi kişiseldir, eski dostuz.