kâğıt
Dil: Farsça kāġaẕ
-
[isim, sıfat]
Hamur durumuna getirilmiş türlü bitkisel maddelerden yapılan, yazı yazmaya, baskı yapmaya, bir şey sarmaya yarayan kuru, ince yaprak
- Yazdığı kâğıtları alt alta sıraladı.
-
[isim, sıfat]
Bu yapraktan yapılmış
- Gece hafif rüzgârlarla sallanan kâğıt fenerlerin aydınlığında dans edilir.
-
[isim, sıfat]
Üzerine yazı yazılmış bu tür malzeme
- Belediye kâtibine bir kâğıt götürmüştü, dönerken kasabın çırağına rast geldi.
-
[isim, sıfat]
Yazılı sınav kâğıdı
- ... hâkim kararı olmadıkça ... kimsenin üstü, özel kâğıtları ve eşyası aranamaz ve bunlara el konulamaz.
-
[isim, sıfat]
iskambil kâğıdı
- Kalkıp cevabını veriyor; bilirse ne âlâ, beş bin kâğıdı cepledi demektir.
- [isim, sıfat] Belge ve doküman
- [isim, sıfat] Menkul kıymetler borsasında işlem gören tahvil, hisse senedi gibi mali değeri olan senet
- [isim, sıfat] menkul kıymetler
- [isim, sıfat] kâğıt para