karışık
Dil: Türkçe
-
[sıfat]
Farklı nitelikteki şeylerden oluşmuş; gayrisafi
- Karışık salata.
-
[sıfat]
Düzeni bozulmuş; intizamsız
- Ağzından kanla karışık diş parçalarını, onu yumruklayanların suratlarına tükürdü.
-
[sıfat]
Karışmış olan
- Karışık süt.
-
[sıfat]
Saf olmayan, içine niteliğini değiştirecek başka bir şey katılmış olan; mağşuş
- Bana ne, bu bir yığın ne olduğunu anlamadığım, karışık, dolambaçlı işten!
-
[sıfat]
Çalkantı, kargaşa, gerginlik içinde olan
- Tuhaf şey! Hakikaten karışık bir kadın.
- [sıfat] Anlaşılması güç olan, açık seçik olmayan; karanlık
- [sıfat] Halk inancına göre cin ve perilerle ilişkisi olan