kaza
Dil: Arapça ḳażāʾ
-
[isim, din bilimi, din bilimi, eskimiş, hukuk, eskimiş]
İstem dışı veya ihmal, tedbirsizlik ve dikkatsizlik dolayısıyla bir kimsenin, bir nesnenin veya bir aracın zarara uğraması
- Muharebe, bütün yollarda, kazalarda, her yerde âdeta neşe veren bir tesir hasıl etmişti.
- [isim, din bilimi, din bilimi, eskimiş, hukuk, eskimiş] ilçe
- [isim, din bilimi, din bilimi, eskimiş, hukuk, eskimiş] Allah tarafından ezelde tayin edilen kaderin gerçekleşmesi
- [isim, din bilimi, din bilimi, eskimiş, hukuk, eskimiş] Vaktinde kılınmayan namazı veya tutulmayan orucu sonradan yerine getirme
- [isim, din bilimi, din bilimi, eskimiş, hukuk, eskimiş] yargı
- [isim, din bilimi, din bilimi, eskimiş, hukuk, eskimiş] Kadılık görevi