kebap
Dil: Arapça kebāb
-
[isim, sıfat, sıfat, mecaz, argo]
Doğrudan doğruya ateşte veya kap içinde susuz olarak pişirilmiş et
- Oradan ayrılınca hemen çarşıya koşar, sıcak bir ekmek alır, içini kebapla doldurur, anama götürürdüm.
-
[isim, sıfat, sıfat, mecaz, argo]
Kızartma, çevirme veya kavurma yoluyla hazırlanan her türlü yiyecek
- Kestane kebabı. Patlıcan kebabı.
-
[isim, sıfat, sıfat, mecaz, argo]
Kavrulmuş, kızarmış
- Kebap mısır.
- [isim, sıfat, sıfat, mecaz, argo] Yanmış, yanık
- [isim, sıfat, sıfat, mecaz, argo] Bir şeyden söz edilirken “ne güzel, ne iyi, ne kadar kolay” anlamlarında söylenen bir söz.