mirasçı
Dil: Türkçe
-
[isim, mecaz]
Bir mirastan yasalar gereğince yararlanan kimse; kalıtçı, vâris
- Aradım buldum tarlanın mirasçısını, adamı Ödemiş'ten aldım geldim.
-
[isim, mecaz]
Başkasının iyi veya kötü yönlerini aynı biçimde ortaya koyan
- Anasının kıskançlığına mirasçı olan çelimsiz solgun çocuk da yaşamayacağa benziyordu.