parti

Dil: Fransızca partie

• [isim, ekonomi, mecaz, mecaz, müzik]   Bir bütünün parçası
  • Yedi sekiz balyalık bir partiden bir buçuk iki kilo tütün yürütüyordu.
• [isim, ekonomi, mecaz, mecaz, müzik]   ... kez
  • Öğle sonları birkaç parti tavla oynamaktan hiç vazgeçmiyorduk.
• [isim, ekonomi, mecaz, mecaz, müzik]   İnsan topluluğu
  • Toplantının olduğu salona onar kişilik partiler hâlinde geldiler.
• [isim, ekonomi, mecaz, mecaz, müzik]   Bir kişi, bir kuruluş veya bir topluluğun genellikle belli bir şeyi kutlamak amacıyla düzenledikleri eğlence
  • Gülümhan'ın partisinde tanışır gibi olmuştuk.
• [isim, ekonomi, mecaz, mecaz, müzik]   Bir araya gelinerek tavla, konken, okey vb. oynanan oyunlardan her biri
  • Bu ayakkabıları Sultanhamam’da parti malı satan bir ucuzcudan almıştım.
• [isim, ekonomi, mecaz, mecaz, müzik]   Bir yere bölümler hâlinde gönderilmekte olan bir malın veya bir bütünün parçası
  • Kazanmakta olduğu partinin güme gitmesinden korkan terlikçi İhsan...
• [isim, ekonomi, mecaz, mecaz, müzik]   Herhangi bir ürünün tek seferde bir yerden başka bir yere gönderilen bölümü
• [isim, ekonomi, mecaz, mecaz, müzik]   tutam (II)
• [isim, ekonomi, mecaz, mecaz, müzik]   Çok ucuza elde edilen şey; kelepir
• [isim, ekonomi, mecaz, mecaz, müzik]   Vurgun, kazanç
• [isim, ekonomi, mecaz, mecaz, müzik]   Armoniyi oluşturan ezgilerden her biri