posta

Dil: İtalyanca posta

• [isim, askerlik, eskimiş]   Bir yere gelen veya bir yerden gönderilen mektup ve emanetlerin tümü
  • Ankara’nın hususi postasını gün aşırı bir kurye deri çanta içinde Sebilürreşad idarehanesine getirip bırakıyordu.
• [isim, askerlik, eskimiş]   Genellikle bu emanetleri götüren taşıt
  • Eşyalarımı ilk posta ile bir denk yapıp İstanbul’a gönderdim.
• [isim, askerlik, eskimiş]   Bu emanetleri toplayan ve dağıtan kuruluş ve bu kuruluşun bulunduğu yer
  • Yazısı silinmiş, kâğıdı sarı / Mektubumu geri getirdi / Dünya postaları
• [isim, askerlik, eskimiş]   Takım, kol
  • Rus jandarma yüzbaşısı böyle dedikten sonra ikişer ikişer üç posta yaptı.
• [isim, askerlik, eskimiş]   Haberci, ulak
  • Sağa sola postalar çıkarıldı.
• [isim, askerlik, eskimiş]   Kez, defa, sefer
  • Bu araba bütün eşyayı dört postada taşır.
• [isim, askerlik, eskimiş]   vardiya
  • Posta, şu zarfı komutana götür.
• [isim, askerlik, eskimiş]   Bir sanayi veya ticaret işletmesinde aynı süre içinde çalışanların tümü
  • Karadeniz postası. Avrupa postası.
• [isim, askerlik, eskimiş]   Hizmet nöbetinde bulunan er
• [isim, askerlik, eskimiş]   Vapur, tren, uçak vb. taşıtlarla yapılan yolculuk