pürüzsüz

Dil: Türkçe

• [sıfat, mecaz, zarf]   Pürüzü olmayan
  • Yüzü bir sabah gibi düz ve pürüzsüzdü.
• [sıfat, mecaz, zarf]   Düzgün (ses)
  • Pürüzsüz, billur gibi sesleri İncirlik, Kanlıdere taraflarını çın çın öttürüyordu.
• [sıfat, mecaz, zarf]   Karışık olmayan (durum, iş); kılçıksız
  • Pürüzsüz, tane tane şarkı söyler gibi ahenkli bir konuşma tarzı vardı.
• [sıfat, mecaz, zarf]   Hatasız, takılmadan