sarsılmak
Dil: Türkçe
-
[nesnesiz, mecaz, mecaz]
Sarsma işine konu olmak
- Aniden hızla itildi kapı, şöyle bir sarsıldı çıngırak.
-
[nesnesiz, mecaz, mecaz]
Güçsüz durumda kalmak
- Hastalıktan çok sarsıldı.
-
[nesnesiz, mecaz, mecaz]
Beklenmedik bir olaydan olumsuz biçimde çok etkilenmek
- Cemil Kâzım inanmak istemediği bir şüphe ile sarsılmıştı.