sıkılmak
Dil: Türkçe
- 
      
      
        
          [nesnesiz, -den]
         
      
      Sıkma işi yapılmak
      
      
        - Çamaşırlar sıkıldı.
 
- 
      
      
        
          [nesnesiz, -den]
         
      
      Can sıkıntısı duymak
      
      
        - Ama lunaparkların işlemeli dönme dolaplarına bakmaktan hiç sıkılmadı.
 
- 
      
      
        
          [nesnesiz, -den]
         
      
      Utanıp çekinmek
      
      
        - O dakikadan dakikaya daha ziyade şaşırıyor, sıkılıyor, buradan kurtulmak istiyordu.
 
- [nesnesiz, -den] Sıkıntıya düşmek