ucuzlamak
Dil: Türkçe
-
[nesnesiz, mecaz]
Fiyatı inmek
- Yaz geldi, sıcaklar bastı. Kapalı yerlerde oturulur gibi değil. Bunun sonu, sinemalar ucuzladı.
-
[nesnesiz, mecaz]
Kolaylıkla elde edilir duruma gelmek
- O sabah sokağa çıktığımda kendimi iyice ucuzlamış hissediyordum.