yamuk
Dil: Türkçe
-
[sıfat, isim, matematik, mecaz, isim, mecaz]
Bir yana doğru eğik olan
- Ondan hiçbir şey saklanmazdı, duvarda bir tablo yamuk dursun, fark ederdi hemen o.
-
[sıfat, isim, matematik, mecaz, isim, mecaz]
Yalnız iki kenarı paralel olan dörtgen
- O yamuk herifler bir daha giremezler mahallemize.
- [sıfat, isim, matematik, mecaz, isim, mecaz] Sözünden dönen, yanlışlık yapan (kimse)
- [sıfat, isim, matematik, mecaz, isim, mecaz] Birine karşı yanlış davranma