yedirmek
Dil: Türkçe
-
[-e, -i, -e, -e, mecaz]
Yemesini sağlamak
- Çocuğu yedirmek.
-
[-e, -i, -e, -e, mecaz]
Ağzına yiyecek vermek, karnını doyurmak; beslemek
- Yağı hamura yedirmek.
-
[-e, -i, -e, -e, mecaz]
Bir şeyi azar azar başka bir şeyin içine karıştırarak belli olmayacak duruma getirmek
- Kumaşın fazlasını büzgüye yedirdi.
- [-e, -i, -e, -e, mecaz] Bir fazlalığı göze çarpmayacak, dikkat çekmeyecek şekilde kullanmak
- [-e, -i, -e, -e, mecaz] Nefis, namus, şan, kibir vb. kavramlarla kullanıldığında yakıştırmak, yaraştırmak
- [-e, -i, -e, -e, mecaz] Bir kimseye rüşvet vermek