yer vermek
Dil: Türkçe
-
önemli saymak, saygı göstermek
- Etrafını zehirleye zehirleye yaşadıktan sonra hâlâ insanlar ona kendi aralarında bir yer veriyorlardı.
-
bir olaya yol açmak, imkân tanımak
- Kadınlara yer vermek alışkanlığı da olmadığından, çok kez ayakta kalır.
-
önemli bir görev vermek
- Orta oyununda dekor gibi donatıma da pek az yer verilmiştir.
-
kendi yerini bir başkasına bırakmak
- Bu dönem, daha çok kısa ve vodvil türünde komedyalara yer vermiştir.
- kullanmak
- söz etmek, değinmek
- ağırlık vermek
- konu edinmek