yoğrulmak
Dil: Türkçe
-
[nesnesiz, mecaz, mecaz]
Yoğurma işi yapılmak veya yoğurma işine konu olmak
- Şiiri, benim dimağım için yoğrulmamış olmakla beraber ben de onu çocukluğumda sevdim ve aradım.
-
[nesnesiz, mecaz, mecaz]
Özellikleri, nitelikleri birbirine karıştırılmak
- Bu problemler içinde yoğruldu.
- [nesnesiz, mecaz, mecaz] Metal kap bir yere çarparak bir yanı eğrilmek, yamulmak
- [nesnesiz, mecaz, mecaz] Bazı konularla sürekli uğraşma sonucu deneyim sahibi olmak