yoğunlaşmak
Dil: Türkçe
-
[nesnesiz, mecaz]
Yoğun duruma gelmek; tekâsüf etmek, konsantre olmak
- Atlar benekli bir yıldız alacasında, şehit cesetlerinden yoğunlaşmış bir kokuyu, kalın bir sis gibi dağıta dağıta ilerliyorlardı.
-
[nesnesiz, mecaz]
Bütün dikkatini bir konu üzerinde toplamak
- Bir an bu güzelliğe yoğunlaştı.