ziftlenmek
Dil: Türkçe
-
[nesnesiz, mecaz, kaba konuşmada]
Zift sürülmek, ziftle kaplanmak
- Yanılmışım, ertesi sene mi ne yol çatlamaya, yer yer dağılmaya başladı, yine ziftlendi.
-
[nesnesiz, mecaz, kaba konuşmada]
Bir işten kendine yolsuz kazanç sağlamak
- Ecdattan kalma gazozlu müsellesin adına kokteyl dediler de içine en pahalısından kırk türlü içki koyup ziftlendiler.
- [nesnesiz, mecaz, kaba konuşmada] Bir şeyler yemek
- [nesnesiz, mecaz, kaba konuşmada] İçki veya sigara içmek